Geçtiğimiz hafta sonu Tekirdağ'da kitaplığımın derinliklerine daldığımda karşıma çok uzun süre uzak durup, lisede bir yaz günü aşkla bağlandığım bir kitap çıkıverdi. Ortaokuldaydım annem, ablam büyük bir zevkle ve merakla okuyordu bu kitapları. Ben ise oralı bile değildim. Bir tek Serra adında bir kız olduğunu duyuyordum o kadar. Sonra lisede bir yaz günü kitaplıkta duran bu kitaplara merak saldım. Hem de bir anda hepsini ama hepsini hemen okumak istedim. Hatta bizimkilerin artık takip etmediği/ etmekten sıkıldığı kitapları bile oradan buradan bularak okudum. Adından anlaşıldığı, benim yaşlarımda -90'larda çocuk olmuş- olan herkes okusa da okumasa da bilir zaten Bir Genç Kızın Gizli Defteri işte. O genç kızın adı da Serra. Ben en son Şimdi Düğün Zamanı kitabını okumuştum, serinin 6. romanı. Hatta 2004 yazında babamla kırtasiye dükkanımıza mal almak için Eminönü'ndeki kitapçılara gelmiştik ve hemen "Şimdi Düğün Zamanı geldi mi?" diye sorup babamın işlerini halletmesini beklerken okumaya başlamıştım. Serra'yı evliyken bıraktım. Sonra yollarımız ayrıldı. Biliyorum başına çok olay geldi, çok şey değişti (:
Sonrasında pek takip edemedim. Tıpkı ablam, annem gibi. Sanırım seri kitapları ilk çıktığında değil de daha sonraki yıllarda okumak daha avantajlı. Tüm seriyi bir çırpıda okuyup merakınızı gideriyorsunuz. Mesela ben Buket Uzuner'in Uyumsuz Defne Kaman'ın Maceraları-Su romanını okuduktan sonra serinin çıkacak Toprak romanını çok büyük bir merakla bekliyorum. Tabi bu süreç uzadıkça o ilk günkü merakınızı kaybedebilirsiniz ve bir süre sonra takip etmemeye başlayabilirsiniz. Ben Bir Genç Kızın Gizli Defteri'nde kaybettiğim gibi. Toprak için henüz o kıvama gelmedim ama gelinebilir.
Serra'yla aramdaki açığı en kısa zamanda okumadığım 4 romanını alıp okuyarak kapatacağım. 2004'ten sonra İpek Ongun Hayat Devam Ediyor, Günler Akıp Giderken, Ya Sen Olmasaydın ve en son olarak Taşlar Yerine Otururken romanlarını çıkarmış. 2004'teki merakı yakalar mıyım bilmiyorum ama bu defterleri okuyanların hayatının bir yerinde mutlaka Serra diye bir arkadaşları vardır, onu biliyorum (:
Kitaplarla ilgili internette araştırma yaparken ekşisözlük, zaytung gibi sitelerde oldukça farklı yorumlara rastladım. Bazılarını okurken çok güldüm. Bakalım serinin kalanını okuduğumda ben neler hissedeceğim, halen o küçük kızın büyük merakıyla okuyacak mıyım Serra'nın hayatını.
Geçtiğimiz hafta sonu bu kitapla karşılaşınca eskilere gittim, 2004 yazına, daha öncelerine. O yüzden bundan sonra her hafta Çarşamba günü Miss Kitap paylaşımlarıma ilk onunla başlamak istedim. Her Çarşamba okuduğum, okuyacağım, yeni çıkan bir kitabı sizlerle paylaşacağım. Sizden de öneriler ve paylaşımlar gelirse ne güzel olur, değil mi (:
90'larda çocuk olanlara selam olsun (;
Selçin Demirağ
Merhaba Selçin,
YanıtlaSilBu fotoğraf karesini görünce ilk okuduğum gençlik kitaplarından biridir İpek Ongun kitapları. Eskilere gittim.
Keyifli okumalar.
Merhaba Gülşah,
SilYorumunuz beni çok mutlu etti. Ancak internet problemim olduğu için bloga girip cevap veremedim. İnsanın blogunun okunduğunu bilmesi çok güzel. Teşekkür ederim.
Selçin
"Serra" benim de çocukluk arkadaşım.Bazen kendimi bulduğum bazen de olmaya özendiğim bir kişilik.. O dönemin her kız çocuğunun bir hayaliydi.
YanıtlaSilMerhaba Ayşegül,
SilBenim de arkadaşım Serra. Sen de benim arkadaşımsın. Dostumsun (: Ne mutlu bana. O her genç kızın gizli defteri (;
Selçin